Koku

Hatıralarla en çok eşleştirdiğimiz duyumuz koku almakmış. Şahane bir kokunun moralimizi bozması ancak böyle bir tespit ile açıklanabilir zaten. Eski erkek arkadaşının kullandığı parfümü yeni erkek arkadaşının kullanmasında sakınca görmeyenler için, hala eski sevgilisi ile olan defteri kapatamadığını ve buna da niyeti olmadığını söyleyebilirim. Tabii o yeni erkek arkadaş olur ya, bunu bir şekilde öğrenirse -ki salak değil ya elbet anlar adam- işte o zaman şenlik ateşi yakılır, ardından federal yasaların hüküm sürdüğü mahkeme salonu kurulur.

Efendim acımasız jüri heyetine ne gerek var, sevildiğine inanarak koca bir yalana inanmış adamdan daha zalim bir varlık olabilir mi? O nedenle dürüst olmakta fayda var derim, öyle başka adamın boynundaki parfüm kokusunu koklamak ile gidenler geri gelmez; kendine de yazık edersin başkasına da. Sosyal mesaj içerikli mesajlarıma kadın ve erkek ilişkilerinden sonra daha toplumsal ve genel bir çerçeveyi kapsayan bir konu ile devam etmek isterim:

Kötü koku!

Hepimiz zaman zaman muzdarip olabiliyoruz bu lanet durumdan. Üstelik tahminlerin aksine sadece sıcak havaların buharlaştırıcı etkisinin tavan yaptığı yaz aylarında değil, her mevsim yaşanan ortak bir problem bu. Sosyal ilişkileri bile yeniden şekillendirme ve hatta sona erdirme gücüne sahip olan kötü koku, insanı direkt psikolojik olarak rahatsız eden berbat bir şey. Çözümü ise daha temiz bir hayat sürmek elbette. Temizliğinize dikkat ediyorsanız ancak, kötü kokudan kurtulamıyorsanız da bir uzmandan yardım almanızı tavsiye ederim. Muhtemelen hormonal bir durum var ortada. Böyle bir durum yüzünden hem sağlığınızı hem de sosyal yaşantınızı tehlikeye atmanın gereği yok.